Necdet Karabaş’ın Ardından | Balıkesirspor'un açılış sayfası

Balıkesirspor'un açılış sayfası

BALIKESİR'in takımı BALIKESİRSPOR hakkında herşey. Balıkesir futbol ve spor hayatının kalbi burada atıyor.

Nereden başlasam bilemiyorum?

Necdet Karabaş‘ın vefat haberini alınca başımdan aşağıya o kadar çok anı döküldü ki;

En büyük kesişme noktamız da HABERCİ gazetesiydi.

Benim de katkı verdiğim o dönemde rahmetli Necdet Karabaş ve  Ertuğrul Aşanel ile birlikte,

Alkan Engin, Mahmut Acaröz, Ahmet Acaröz‘ün yer aldığı harika bir kadromuz vardı.

Daha sonra bu ekibe “çaylak gazeteci adayı” olarak Kaan Bingül de katıldı.

***

Necdet abi genellikle odasında oturur, olaylara pek müdahil görünmese de en büyük beyin fırtınasını o yapardı.

İmam Hatipliydi.

Tilavet ve tecvid bilirdi.

Sanat Müziğine bayılırdı.

Cuma namazlarında hutbe vermişliği de dahil, belki de bir çok kişinin bilmediği özellikleri vardı.

Ertuğrul Aşanel ise kendince çarpıcı manşetleriyle hemen hemen her gün Balıkesir‘de gündemi belirler,

Ertesi gün gazeteyi eline alınca yanımıza koşup o gür sesiyle ; “Kaptan… Şu Haberciye bak Haberciye…Vallahi Hürriyet Gazetesi bile bize rakip olamaz” diyerek övünürdü.

Necdet abi de onun bu huyunu bildiği için, her gün odasındaki üçlü koltuğun üzerine  Balıkesir‘de yayın yapan tüm yerel gazeteleri dizer,

Haberci Gazetesini en başa koyardı.

Ertuğrul Aşanel bu manzara karşısında keyiften göklere uçar,

“Şuraya baksanıza yahu. Bizim gazete gibi gazete var mı?  Rakibimiz yok. En iyisi biziz” derdi.

***

Ertuğrul Aşanel’in Haberci‘yi Hürriyet gazetesiyle kıyaslamasının etkisinden midir nedir?

Bir gün oturup Alkan Engin ile birlikte gazetenin logosunu bugün de kullanılmaya devam eden şekliyle  Hürriyet logosuna benzetmiştik.

O efsane yıllarda,

Hisariçi mahallesindeki Orhan çeşmesi karşısında,

Eski Balıkesirspor başkan ve yöneticisi  Metin Kaygılarlıoğlu’na ait işyerinde yayın yapan Haberci gazetesi adeta türbeye dönmüştü.

Siyasetçiler, spor adamları, işadamları, Belediye Başkanları, Milletvekilleri, Milletvekili aday adayları …

Velhasıl  herkes her gün gazetedeydi.

Neredeyse sabahlara dek yapılan o hoş sohbetlerin tadı damaklarda kalır,

Ertesi gün iple çekilirdi.

***

Haberci gazetesinde en çok acıdığım kişi Alkan Engin’di.

Spor ve iç sayfalar bittikten sonra sıra manşete gelince dümene geçen Ertuğrul Aşanel ona adeta cehennem azabı yaşatırdı.

Haberden çok didişen ve bütün gazete personelini yerlere yatıracak diyaloglara giren bu ikili,

Bazen kavga eder, bazen küser, bazen sarmaş dolaş olur, bazen kahkaha atıp “Çaaaaak” yapar,

Gazetenin neşeleri olurdu.

Biz bu diyalogları genelde Necdet Karabaş‘ın odasından takip eder, gülmekten yerlere yatardık.

Ertuğrul başkanın  manşet yazı karakterine dahi müdahale edip, yumruğuyla sürekli Alkan‘ın omuz, göğüs, ense, karın boşluğu,

Velhasıl neresini uygun gördüyse refleks haline gelen sert yumruk darbeleri, “Etli yap…Etli yap…” diye attığı naralar gazete duvarlarından yankı yaparken,

Alkan Engin‘in  “Yapiiiim başkanım.” “Siz nasıl emredersiniz öyle olsun başkanım” “Bakınız en etli yazıyı yazdım başkanım…” diye yanıt vermesiyle son bulurdu.

Kaşla göz arası tuvalete gitme bahanesiyle Ertuğrul Aşanel‘den kurtulan Alkan, Necdet abinin odasına dalıp,

” Ertuğrul başkandan yine  bir kamyon dayak yedim. Her tarafım çürüdü. Can güvenliği istiyorum Necdet abi. Artık dayanamıyorum “ diye şikayettte bulunurdu.

Necdet abi ise, “Alkan sen sopaya dayanıklısın.  Başkası olsa şimdiye kadar malulen emekli olurdu. Devam et kardeşim. Gazan mübarek olsun” diyerek hepimizi bir kez daha gülmekten yerlere yatırırdı.

***

Acısıyla, tatlısıyla geçen nanılmaz güzel yıllardı,

Rahmetli Orhan Çilen‘in Balıkesirspor‘daki görevinden uzaklaştırılması. (Ki; bu ayrı bir yazı konusudur ve sebep olanların bilmesinde fayda vardır.)

Ertuğrul Aşanel’in eşi ve çocuklarının İzmir dönüşü geçirdikleri kazada  benim tek kapı arabayla Necdet abi ve  Ertuğrul Aşanel’le son gaz olay mahalline ulaşmamız,

Can dostumuz Dr. Ali İhsan Güler‘in “ARENA” programında yaptığı konuşmayı hep birlikte gururla izlememiz,

Şehir Kulübündeki akşam yemeği sefaları,

Şişli hanımefendi sokağında bulunan işyerinin  1. katı,

Ali Hikmet Paşa‘daki maç günleri,

Vefalar, vefasızlıklar, küçük mutluluklar, büyük acılar, çıkarsız dostluklar, başarı ve başarısızlıklar,

Ve dahi Balıkesirspor…

Yaşanan nice acı tatlı bir yığın anı…

***

Önce Orhan Çilen,

Devamında Ertuğrul Aşanel,

Sonrasında Cengiz Uran,

Bugün de Necdet Karabaş artık yoklar.

***

Son söz Robin Sharma‘dan gelsin.

“Ölüm hayattaki büyük kayıp değildir. Asıl büyük kayıp, yaşarken içimizde ölenlerdir.”



Bu yazıyla ilgili forumdaki tartışmaya katılın

Bu yazı 920 kez okundu.

DİKKAT!: Bu sitede yayınlanan tüm haberler www.balıkesirspor.web.tr’ye aittir. Görsel-yazılı meteryallerin, köşe yazılarının ve görüşlerin tamamı yada bir kısmı kaynak gösterilse dahi alıntı yapılarak kullanılamaz.

Yorumlar

Necdet Karabaş’ın Ardından için 3 yorum yapılmış

  1. Güzel insan… Güzel abim.. yakışmadı.. Insan konduramiyor ya.. boğazında kelimeler düğümlenir ya hani insanın, hani aslında söyleyecek çok şeyi olurda bi türlü soyleyemez ya işte tam da ordayiz.. Çok Üzgünüz çok… bir değeri yitirmenin ötesinde bir abiyi bir duayeni bir güzel adamı kaybetmenin acısını yaşıyoruz. Allah rahmet eylesin. Mekanın cennet olsun abim. Nur içinde yat….

  2. Samimi ve icten,yaziniza tesekürler,beklenmedik ani bir ölüm,Allah rahmet eylesin,mekani cennet olsun.

  3. Kalemine sağlık. Necdet Abime Allah rahmet diliyorum.

Yorum yap

(Kişilik haklarını rencide edici, eleştiriyi aşan, küfür ve hakaret içeren yorumlar yayınlanmamaktadır)

Yorum yapabilmek için sisteme giriş yapmanız gerekmektedir.