Şubat ve Mart ayları içinde destansı doğa olayları yaşanır. İnanışlarımıza göre Cemre düşer birer hafta arayla, ilkönce havaya, sonra suya ve en son toprağa. Bu olaylar baharın tabiatın canlanma işleminin anlatılma hikayesi olarak kabul edilir. Arkasından Nevruz kutlanır.
Mart ayının 20’sinde bir gün öncesinden Balkes’in Nevruz ritüelini izledik.
Nevruz; Türklerin (Göktürklerin) Ergenekon’dan demirden dağı eritip çıkmalarını, baharın gelişini, doğanın uyanışını temsil eder. Doğu Türkistan’dan Balkanlara kadar tüm Türk kavimleri ve toplulukları tarafından, MÖ 8. Yüzyıldan günümüze kadar her yıl 21 Mart’ta kutlanır.
Ayazdan buz kesen Balıkesir akşamında karamsar düşüncelerle gittiğimiz Atatürk Stadında tribünlerde görülen büyük boşluklar canımızı sıkmadı değil. Kırılgan yapıda olan İnsanlarımızın bu kadar çabuk olaya küsmesi, desteğini bıçak gibi kesmesini Yönetimin oturup düşünmesini isterim. Gündüz yaşanan Güneş tutulması da etki etmiş olabilir belki ne dersiniz?
Maç skor açısından hepimizi tatmin etti, esas güzel olan oyunun büyük bir bölümünde saha da üstün olan taraf olunmasıdır. Rakibin sahada sergilediği oyunda yaşadığı düşüklük, nasıl olsa rakibin durumu belli, en az olsa da beraberlik alırız havası başlarına dert açtı.
Bir önceki yazımda Şehrin Takımı olduğunuzu gösterin, sahiplenin, gücünüzü gösterin demiştik. İsteyince olabileceğini gösterdiniz. Bu durumdan kendime pay çıkardığım falan yok, yanlış anlaşılmasın, gördüklerimizi dile getirmek, olmasını istediğimiz yazmak görevimiz.
Uzun bir aradan sonra kazanılan 4 gollü maç, alınan 3 puan gerçekten güzeldi. Bu geç kalan kazanma mutluluğunun bu aylarda yaşanıldığına inanılan doğasal olaylarla ilişkilendirmekte başka bir hava veriyor gördüklerimize.
Bu maçın kazanılması ile hemen üzerimizde oynanan ve oynanacak maçlara bakmaya başladık. Aynı saatlerde oynanan maçta bir üstümüzde bulunan Kardemir Karabükspor’un sahasında maçı kaybetmesi, diğer rakiplerin oynayacakları maçlarda ki rakiplerinin güçleri maçları kaybetme ihtimallerinin yüksekliği çıkmayan candan umut kesilmeyeceğinin güzel bir örneği diyelim.
15 günlük Milli Maç arası yaşayacağız. Bu tür araların ardından hiçte iyi başlangıçlar yapamadık bu güne kadar. İnşallah bu hafta kalan oynanacak maçlarda gerçek rakiplerimiz maçlarını kaybederler de daha da zevkli geçecek haftalara yelken açarız.
Saha da görevlerini yapan futbolcu arkadaşlarımıza, oyunu çok iyi yönlendiren teknik ekibe, soğuk, ayaz, gece demeden tribünlere gelen cefakâr taraftarlara teşekkür etmek gerekir. Gelmeyenlerin de canları sağ olsun. İnananlar ordusu ısrarla maçlara gelmeye devam edecektir. Yermesini bildiğimiz kadar takdir ve tebrik etmesini de bilen insanlarız. Helal olsun, kazanma azminizi kaybetmeden yakalanan bu tempoyu, bu inancı kalan maçlarda da görmek dileği ile şimdilik bu kadar diyelim, bu maçın tadını çıkaralım.
Hoşça ve Balkes’le kalın.
Bu yazıyla ilgili forumdaki tartışmaya katılın
Bu yazı 652 kez okundu.
Yükleniyor ...
Yorumlar
Bal-Kes’imin Nevruzu için yorum yapılmamış