Futbol Dediğin Elinin Kiri… | BALIKESİR'in takımı BALIKESİRSPOR. Bal Bal Bal...Kes Kes Kes...Balkes Balkes Heeey...

BALIKESİR'in takımı BALIKESİRSPOR. Bal Bal Bal…Kes Kes Kes…Balkes Balkes Heeey…

BALIKESİR'in takımı BALIKESİRSPOR hakkında herşey. Balıkesir futbol ve spor hayatının kalbi burada atıyor.

En sevilen ve herkes tarafından oynananabilen bir oyun. Herkesin her kuralını bildiğini zannettiği , yeri geldiğinde de oyunun kurallarını ben koydum edasına büründüğü bir oyun işte. Tiyatro piyesi misali. Benim eserim. Ben yazdım , ben oynadım.

Yönetimin yaptığı da bunun aynısı değil mi? Ben şampiyon yaptım, bi yere gitmem.

Küçükken mahallede çocuklar toplanır, maç yaparlardı. Kadroyu topun sahibi belirler, istediğini alır istemediğini almazdı. Benim topum. Ben seçeceğim.

Ligimizde menajerlerin çoktan topun sahibi olduğunu hatırlatmama gerek yoktur umarım.

Kale yoktu o mahalle maçlarında. Taş üstü diye bir tabir vardı. Takımın o anda otomatik bir kontrol sistemi vardı. Atılan şutların gol olup olmadığı, herhangi bir pozisyonda faul olup olmadığı bu otokontrol sistemi ile hallediliyordu. En azından çoğunluğun kararı kabul edilirdi.

Hakemlerimiz o beyaz o temiz düşüncelerin zerresi olamazlar. Beşiktaş maçında Olcay’ın düşürüldüğü pozisyonda penaltı verildi. Fenerbahçe maçında Caner’in aynı şekilde eline çarpan top penaltı olmadı. Galatasaray kalecisi Muslera son adam olarak forvet oyuncusunu düşürüyor ve sarı kart görüyor. Balıkesir’e gelince ise adam basketbol oynuyor , devam kararı veriliyor. Aynısı bizim ceza sahamızda olunca PENALTI! Eliyle vurup direkten dönen pozisyon gol olsaydı eminim ki verirlerdi. YAZIKLAR OLSUN.

O zamanlar futbol çok güzel bir oyundu. Sabahtan akşama kadar bıkmadan oynayabildiğimiz bir oyun.

O zamanlar güzel olan bu oyun şimdi de güzel mi ? Çocukların bile aralarında halledebildiği futbolun kurallarını ‘eşek kadar adamlar’ neden halledemiyor ? O çocuklar daha mı zeki ? Daha mı becerikli ? Tabi ki değil. Sorun onların temiz düşünceleri. Şimdilerde futbol ile temiz kelimeleri yanyana gelemez oldu. En büyük sorun bu sanırım. Çocukken bu oyunu para için oynamazdık. Sevdiğimiz için oynardık. Ter atmak için oynardık. Ne yazık ki şimdi sadece para için oynayan oyuncularımız var.

Para ile kirlenen eller değmesin Bal-kes’imize.

Çıkarı olmadan da sevilir bu renkler.

Bu yazıyla ilgili forumdaki tartışmaya katılın

Bu yazı 316 kez okundu.

DİKKAT!: Bu sitede yayınlanan tüm haberler www.balıkesirspor.web.tr’ye aittir. Görsel-yazılı meteryallerin, köşe yazılarının ve görüşlerin tamamı yada bir kısmı kaynak gösterilse dahi alıntı yapılarak kullanılamaz.

Yorumlar

Futbol Dediğin Elinin Kiri… için 3 yorum yapılmış

  1. çok doğru yerlere değinmişsiniz Ender Eryaman . Bu tesisleşme olayını acilen halletmeliyiz. Yoksa ligleri sırayla çıktığımız gibi , sırayla da düşeriz.

  2. yazınızı ivedilikle okudum ve takdir ettim hemen hemen bir çok noktasına katılıyorum balıkesirspor süper lige sadece isim olarak çıkmış durumda ne tesis ne stad ne yönetim ne teknik adam olarak henüz değil ptt 1, lig takımları 2, lig klasman grupları arasına bile balıkesirsporu zor yerleştiriyorum ama yazınıza katılmadığım nokta futbolculara ödenen yüksek maliyetlere kısmı. 2 sezon için 26 trilyon çok yüksek bir bedel değil kaldı ki alınan futbolcu sayısına bakılırsa birçok transferde balıkesirsporun ucuz transferler yaptığını da söyliyebiliriz ama alınan oyunculardan çıkmayan verimler tabikide ortada dediğim gibi balıkesirspor sadece futbolcu trnsferinde 2, ligden ptt 1, lige çıktığı sezon hoyratca davrandı o senede reis, coşkun, recep biler, kaan, ertuğrul, mustafa gibi 2, lig seviyesinin üzerinde bir kadro kuruldu ama ne ptt 1, ligde ne de süper ligde balıkesirsporun futbolcu transferlerinde çokta zarar ettiğine inanmıyorum kaldı ki gelen oyuncuların birçoğu bonservisi elinde geldi balıkesire şimdi gelinen noktada önümüzdeki yıl oynaycağımız ptt 1, lig macerası olacak ama hiç olmazsa şu andan itibaren istediğim şeylerden biriside hiç olmazsa eray, muğdat, hasan, vargas gibi oyuncuları süper lig tkımlarına pazarlayıp en azından süper lige katkımız olmuş diyebilelim

  3. Balıkesirspor transfere harcadığı parayı tesisleşmeye harcasaydı bugün yaşananlar olmazdı. Örnek verelim. Altınordu'nun inşaatına başladığı, içerisinde 9 adet futbol sahasının olacağı Türkiye'nin en büyük Futbol kompleksinin maliyetini Seyit Mehmet Özkan 4 milyon Euro olarak açıkladı. Yani 12 Trilyon. Peki bizim 2 yıl mücadele ettiğimiz TFF 2. Ligde transfere 2 yılda harcadığımız para ne kadar? 26 Trilyon.

    Bugün takımı ben buralara getirdim diyenler transfere harcayıp parayı çöpe atacağına, sabun köpüğü başarıların peşinden koşacağına takıma süper bir tesis kazandırabilirmiş.

    Eğer o tesis yapılsaydı, alt yapı oluşsaydı ne kazanırdık ve ne kaybederdik bir düşünelim.

    Tesis yapılsaydı ve hepsini de belediyenin kulübe aktardığı transferlere harcanan paradan yapsaydık takım şu an Süper Ligde olamazdı. Muhtemelen ya TFF 3. ligde olurduk yada TFF 2. lig.
    Başkan da ben takımı Süper Lige çıkardım da diyemezdi
    İsmail Ertekin Hoca ilk Süper Lig deneyimini yaşayamazdı.
    Belki bir kaç olumsuzluk daha olabilirdi.

    Tesis yapılsaydı şu an kimselere muhtaç olmazdık. Hem A takım hem de alt yapı kendi tesislerimizde, başkalarından izin almaya gerek kalmadan çalışırdık.
    Alt yapıya daha fazla önem verebilirdik. Balıkesir'de yaşayan genç futbolculardan faydalanılacağı gibi şehir dışındaki çocukların da alt yapıya transfer olmaları ve burada yetişmeleri sağlanmış olurdu
    3 sene Süper Lige çıkamazdık. Ağır adımlarla belki 5 belki 8 senede çıkardık ama tam çıkardık. Asansör takım olmazdık.
    Kongrede usulsüzlük yapılıp mahkemelik olunmasına gerek kalmazdı. Böyle bir tesis hamlesini yapan yönetim zaten tekrar seçilirdi.
    Belediyeden, Valilikten, Balıkesirli iş adamlarından destek beklemeye gerek kalmazdı. Kendi yağımızda kavrulurduk.
    Süper Ligden paraşütsüz düşüp, hakemlerle sorun yaşayıp, televizyon ekranlarında cümle aleme rezil edilmezdik.
    Süper Lige çıktığımızda alt yapıdan an az 6-7 oyuncumuz A takımda oynuyor olurdu.
    Khalifa Jabbie, Ermin Zec, Isaac Promise, Alanzinho, Andre Santos gibi kafa olarak futbolu bitirmiş pahalı yabancılar yerine gencecik alt yapıdan gelmiş gerçek Balıkesirsporlu oyuncular oynardı.
    Altınordu, Gençlerbirliği, Centone Karagümrük nasıl yaptıysa biz de yapabilirdik.
    Üstelik tüm bunları sadece TFF 2. Ligde harcanan transfer paralarının sadece %40'lık bölümüyle yapabilirdik.
    Bunun geriye kalan %60'lık bölümü var. PTT 1. Ligdeki kulüp geliri ve bu sene Süper Ligdeki kulüp geliri var. Anlayacağınız var oğlu var. Anlayın yani ne kadar paranın çöpe gittiğini, sabun köpüğü başarılar için kaç spor tesisi parasının saçmaca kişisel ihtiraslar uğruna harcandığını.

    Şimdi yöneticiler çıkıp hiç açıklama yapmasın. Destek istemesin. Kusura bakmasınlar bu zihniyete kimse destek olmaz.
    Yapacakları tek şey istifa edip gelecek olan yönetimin önün açmak.

Yorum yap

(Kişilik haklarını rencide edici, eleştiriyi aşan, küfür ve hakaret içeren yorumlar yayınlanmamaktadır)

10 artı 2 işleminin sonucu nedir ?
Please leave these two fields as-is:
Önemli! Yorumunuzu gönderebilmek için güvenlik amaçlı matematik sorusuna doğru cevap vermeniz gerekmektedir