Kıssadan Hisse bir hikâye ile başlayalım.
Yıllar önce bir köyden, kasabaya alışverişe çıkmış bir genç delikanlı ile bir ihtiyar delikanlı. Nerde şimdi ki ulaşım araçları altlarında karakaçan eşekler düşmüşler tozlu topraklı, inişli yokuşlu Anadolu yollarına. Yolculuklar uzun anlatılacak hikâye çok, muhabbet en güzeli o zamanlar. Dedikodu denilen illetten pek çok kimsenin haberi yok.
Tarlada yetişen ürünler, kümesten alınan yumurtalar heybede bir nevi değiş tokuş olacak, Herkes ihtiyacını karşılama çabasında geçim dünyası işte mana yok. Bizim yurdum insanı köylü Hemşerilerimiz meşakkatli bir yolculuktan sonra varırlar kasabaya, satacaklarını satarlar, alacaklarını alırlar. Gezerler ve köye dönüş yolculuğu başlar. Hayat bu herkes kendi yurt ve vatanında rahat edermiş.
Dönüş yolunda alınan ve satılanlardan, gezip dolaştıkları mekânlardan, yedikleri ile içtiklerinden bahsedip yol alırlar köylerine doğru. Genç delikanlı pazarda ilk defa gördüğü bir pille çalışan bir fener almıştır. Köy yerinde kullandıkları yağlı kandile göre çok ama çok modern. Bunu anlatır İhtiyar delikanlı amcaya. Yolda çıkan sert rüzgar, tozu dumana katar, yolculuk zorlaşır, muhabbet kesilir bir süre. İhtiyar delikanlı tabakadan tütün sarar cigara yapar kendine. O zamanlar gazlı çakmak ta yok, kav ile yakmaya çalışır, vurur çakmak taşlarını birbirine ama tutuşturamaz kavları. Keyfi kaçar hafiften.
Genç delikanlının aklına hemen bir şaka gelir ve seslenir amcaya, al bu feneri yak cigaranı. Amcam ne bilsin alır feneri basar düğmesine, ağzında cigaraya dayar fenerin ışığını devam eder yoluna.
Genç delikanlı içinden söylenir be amcam hiç cigara fenerin ışığı ile yanar mı? İhtiyar delikanlı baştan yanacağını düşünür ama çakar hemen manzarayı, kendince dalga geçmekte genç delikanlı. İnadına devam eder fenerle cigara yakma işlemine, oyun içinde oyun anlayacağınız işte.
Köye yaklaştıklarında Genç delikanlı seslenir İhtiyar delikanlıya; Be Amcam hiç yanar bu cigara fenerle, sende de hiç akıl yokmuş güldürdün beni yol boyunca.
İhtiyar delikanlı alır bu defa sözü konuşma sırası onda; Be hey genç delikanlı Bende bilirim yanmaz pilli fenerle şu keyif cigarası, sanırsın ben cahilim anlamam ama ben senin Fenerin pillerini bitirdim ya akşama bakalım ne yakacak, neyi göreceksin zifiri karanlıkta. Kaldın mı şimdi yağlı kör kandile.
Yaşam da bu hikâyeye benzer ne olaylarla karşılaşıyoruz farkına varmadan. Bu güne kadar futboldan başka kelamımız olmadı, satırlar da hep sevdamızdan bahis ettik durmadan. Kimseye kastım yok olayın doğasında olan olaylar. Futbol var olduğu günden beri devam eden konular.
Devre arasına girdik, göründüğü gibi durumumuz pek kötü olmasa da iç açıcı da değil. Genç ve İhtiyarlı delikanlı gibi de yaşanmıyor olaylar, insanlar her zaman daha iyisini, daha güzelini, başarının en yüksek seviye de olanını istiyor günümüzde.
Devre arası Transfer sezonu başladı. Bu süreçte pilleri tükenenler ya pilleri şarj edecekler yeniden ya da yeni piller alacaklar, fenerin daha güçlü yanması, aydınlatması için yeniden. Balıkesirspor’umuzun puan cetvelinde bulunduğu durum malum, sezon başında kadro planlamasında yapılan hatalar, ligin ağırlığının ve öneminin farkına maçlar oynanmaya başladıktan sonra varılması hepimizi derinden üzdü. Peş peşe gelen lig yükselmeleri ile hepimiz mest eden o muhteşem başarılardan sonra ilk yarıda yaşadıklarımız karşısında rahatsız olduk. Durumların analizleri ile istatistiklerine baktığımızda öyle sevinecek, gururlanacak, rahat nefes alacak durumda değiliz.
Günümüzde artık Futbol o kadar görsel hale geldi ki, yaşanan olaylar anında sosyal medya aracılığı yayınlanmakta. Herkes futbol profesörü, herkes Pro lisanslı Teknik direktör, herkes menajer, herkes takımının sahibi. Yüzyıllık tarihe sahip takımlarımızın bile yaşadığı sıkıntılar ortada. Bizim durumumuz onlara göre daha vahim kabul etmemiz lazım.
Düzelme imkânı var mı? Hayatta olmayacak, başarılamayacak bir iş, aşılamayacak hedef yoktur. Doğru argümanlar, doğru elemanlar, gerçek mana da seçilen hedefler, yeterli tesisler, personel ve en önemlisi kurulan ekiple İnançla, azimle çıkılacak yolda her amaca, her başarıya ulaşılır. Yönetim ve Teknik ekibimizin bu konuda hassas davranacağını, kalıcı olmak için ihtiyaçlar doğrultusunda transferler yapacaklarını umut ediyor ve bekliyorum.
Taraftarlarımıza seslenmek istiyorum. Ben devre arasının son maçında tribünlerin dolmasını bekliyordum. Sezon başında yapılan kombine ve bilet fiyatlarının etkisi büyük biliyorum. Yönetim bu konuda maalesef hatalı bir planlama yaparak gerçek mana da yanlış yapmıştır. Bir şekilde ortaya çıkan küskünlükler, hepimizin içinde olan kızgınlıkları bir tarafa bırakalım. Balıkesirspor hepimizin ortak değeri.
Süleyman Seba Sezonu Spor Toto Süper Ligde kalıcı olmak için Balıkesir şehrinin ve Balıkesirspor’umuzun daha çok ihtiyacı ve hakkı var. 40 yıllık hasreti sona erdirdik, kazanmak için sahada, masada, tribünlerde verilen mücadeleler sonucunda bu lige eriştik. Kaybetmek çok acı verecek hepimize. Kaybetmeye başladıktan sonra çorap söküğü gibi dağılıyor ekipler. Bu durumu yaşayan onlarca örnek var önümüzde.
Yazıyı uzattık yine farkına varmadan bitirelim fazla lafı uzatmadan.
Kıssadan hikâyedeki gibi ne pille cigara yakalım, ne de fenerin pilini tamamen bitirelim. Kalıcı olmak zorunda olduğumuz Süper ligin ikinci devresi için daha organize olalım, eksikleri tamamlayalım, kamp dönemini, çalışmaları iyi değerlendirerek, Feneri ligin sonuna kadar yanık kalmasını sağlayalım.
Balıkesirspor Sevdalılarına Kucak Dolusu Selamlar.
Bu yazıyla ilgili forumdaki tartışmaya katılınBu yazı 911 kez okundu.
Yorumlar
Pilli Fener için yorum yapılmamış