BALIKESİR'in takımı BALIKESİRSPOR. Bal Bal Bal…Kes Kes Kes…Balkes Balkes Heeey…

Bu başlık için bir galibiyet daha gerekiyor ama üç  haftada iki deplâsman galibiyeti ve sonradan çok aranmamasını dilediğim bir iç saha beraberliği de ümit vermedi değil peşrevde.

Geçen hafta görüldü ki , taraftar hala Konya Torku Şekerspor, Ofspor ve Adana Demirspor sonuçlarının etkisinde. Gerçekten bu faturayı,   şampiyonluk dışında hiçbir şey ödeyemez.

Yine de tepkileri erken ve çok zamansız ve yersiz buluyorum.

50 – 100 kişilik bir grubun adı ne olursa olsun taraftarı temsil edebilir mi ?

Bu soruma “ Evet “ diyenlere ” Nasıl ? “ diye bir soru daha sorulmalı. Bu da elbette ayrı bir konu.

Ancak geçen sene gözlemlenen ve herkesin yırtınırcasına işâret ettiği  hatâlar devam ediyorsa , bunların artarak tekrarlanma olasılığı varsa ve bu şimdiden  hissediliyorsa eğer, aynı hüsrânı yaşamak istemeyenlere ” Futbolun dünü yoktur. “ diyemezsiniz.

Her maçın ayrı bir havası var, kabul de hangi taşlar nereye ve nasıl oturacak anlaşılmıyor !

Basın ne yazık ki yardımcı olmuyor, olacağa da benzemiyor. Basından sallama çay dışında bir şey beklemek yanlış, çünkü burası Balıkesir : Savaşa giden orduların en arkasında, zafer kazanılmışsa dönüşte en önde dönmeyi görev sayanların arasında yaşıyoruz. (Aman abi kaymayalım, ya sonra hesap sorarlarsa ! )

Ne geçen sene , ne de şu ana kadar teknik bir analiz yapmak, yönetim ve hocanın gerek transfer öncesi düşündüklerini, gerek şu andaki kadronun nasıl kullanılacağını konu eden tek bir haber, röportaj, yorum vs. okumuş değilim

Yok mu bir çay demleyecek ?

Stratejimiz nedir merâk eden de, soran da anlattırmayı düşünen de yok. Ne varsa sanal âlemde var. Burada da bazen doğru bilgi yok, idrâk ve izân hiç yok.

Herkes Real Madrid diyor, Barcelona diyor , Mourinho diyor , hattâ onun ağzından ” Hayvanlar ! “ diyebiliyor . Bilmiyorr muyuz Mourinho’nun 6.000 dolarlık takım elbisesinin ne kumaşı var Balıkesir ‘ de ne dikebilecek terzi var,ne de satabilecek sosyete hazır giyimcisi..

Öyleyse  çakallar dansediyor demektir ama biliyoruz ki :  Çakalın rolü, Aslan sahne alana kadar !

Bilmem o zaman ricât borusu nerereye zula edilecek ?

Herkes adetâ pusuda , kafayı çıkaranın kafasına geçirmek için fırsat bekleniyor,   ” Biz dememiş miydik zâten ? “ diyebilmek için.

Ancak, yönetim de , teknik adam ve kulübe de sağır sultan rolünde ” OSCAR “ lık oynuyorsa , gelecek hiç iyi olmaz.

Başkanın ve Yönetim’in daha deneyim kazanmış olacağını ve teknik ekibi ve takımı daha iyi yöneteceğini düşünmek isterim. Eksikler görülerek, gereği yapılmalı.İstikrardan yanayız ama başarısızlık konusunda gösterilecek istikrar olmamalı bu.

Taraftarın ayranı kabarana kadar takım puan kaybetmemeli. Pamuk eller cebe girmediği sürece kimsenin eleştiri hakkı yok.

Ama bu ; ” Har vur, harman savur “ , harman yerinden de,  “  Minare kılıfı diken terzinin önünde kuyruğa gir. “ demek değil !

Denetim şart, hepimiz eğitimli çocuklarız  da,  nerede yapılacak bu ?  Kulübün kongresinde olmuyor, yerel seçimleri mi bekleyeceğiz ? Ya kaybedersek, Halâlca deplasmanına mı gideceğiz yine ?

Bilet fiatından şikâyet edenlere,  kahveler ve diğer genel alanlarda Lig TV giriş ücretini hatırlatırım.

Bu devirde FUTBOL ENDÜSTRİSİ nin bedava üretimi yok. Çakma ürünlerin bile kendine göre haysiyetli bir fiatı var. Hangisine talibiz ?

Deplâsmanlarda, taraftara yönetimin araç tahsis etmesine, taraftar denen bazı iki ayaklı kişilerin her vesileyle taşkınlık, darp, gasp ve hatta elini kana,  ağzını küfre bulamasına , bunları her an yapacakmışçasına simgelerinde , logolarındaki adamın bile ağzını gözünü (tanınmamak için ) şimdiden kapatmalarına karşıyım.  Etrafımızda yeteri kadar şiddet, kan ve gözyaşı var. Tepkiler efendice dile getirilmeli.

Bunu sağlayacak, deplâsman organizasyonunu uygarca yapabilecek  trübün liderlerini tanımak isterdim . Doğrusu sadece bu tür taraftarın itici gücüne inanmak,  bu gücü hep istemek ve  hissetmek olmalıdır.

Bu görev sportif başarıdan daha önde geliyor.

Özetle Başkan ve Yönetimin bu sezonun organizasyonunda daha zor görevleri var. Taraftar olarak, iyiyi, doğruyu ve güzeli istiyor, hançeremize kulak verilmesini bekliyoruz.

Sesimiz geliyor mu ?

Bu yazıyla ilgili forumdaki tartışmaya katılın