BALIKESİR'in takımı BALIKESİRSPOR. Bal Bal Bal…Kes Kes Kes…Balkes Balkes Heeey…

30 Mayıs 1976 Pazar.

Türkiye 1. Ligi 1975-76 sezonunun son haftası.

Eskişehirspor, Bursaspor, Beşiktaş, Orduspor, Zonguldakspor, Giresunspor, Göztepe, Ankaragücü ve figüran seçilen Balıkesirsporumuz düşme potasındadırlar.

Son haftaya girilirken, ilk defa üç büyükler dışında bir takım lig şampiyonluğunu garantilemiştir. Sahasında Beşiktaş‘la oynayacak Trabzonspor,  Fenerbahçe‘nin dört puan önündedir.

Üçüncülüğü garantilemiş  Galatasaray , İzmir deplâsmanında Göztepe ile, yine dördüncülüğü ve Balkan Kupası’na gitmeyi garantilemiş Adanaspor da, kendi sahasında Balıkesirspor ’la karşılaşacaktır.

Özetle  unlarını eleyip, eleklerini  duvarlarına güzelce asan ilk dört takım, formalite maçları oynayacaktır. Diğer maçlar Giresunspor-Ankaragücü, Bursaspor-Orduspor, Zonguldakspor-Adana Demirspor ve Fenerbahçe – Altay arasındadır.

Beşiktaş ve diğer düşme hattındaki takımlar,  kendi maçları kadar Adanaspor-Balıkesirspor maçını da takip etmektedirler. Balıkesirspor‘un alması muhtemel puan veya  puanlar kendisini kurtarmak dışında, düşecek takımları belirleyecektir.

Figüran yalnız düşmeli , elinden tutanı olmamalı, yanında haysiyetli büyüklerden birini daha aşağı çekmemelidir. Gereken tedbirler, hiçbir ihtimâl gözardı edilmeksizin alınmalıdır. Alınacaktır da…

Adanaspor Başkanı Yalçın SÜRMELİ (merhum) aynı zamanda Beşiktaş kongre üyesidir ve ileriki yıllarda Beşiktaş Yönetim Kurulunda görev alacaktır. Adanaspor’dan her türlü garantiyi bu sayede kolayca alabilen Beşiktaş, maça Beşiktaşlılığı Türkiye’de herkes tarafından bilinen Doğan BABACAN ‘ ın atanmasıyla iyice rahatlar. Artık, her türlü hazırlık tamamlanmıştır,  Balıkesirspor ‘un bu operasyondaki düşürülme  cezasının infazı için.

Maç günü Adana’da Balıkesirspor soyunma odasına giren bir yöneticimiz,  maçın galibiyetle sonuçlanması halinde,  diğer takımların biraraya gelerek, neredeyse yedi misli fazlasıyla önerdikleri  ” Aman  satmayın !  “   parası yüzünden reddedilmiş mütevazı bir meblağı maç  primine  eklediğini açıklarken, “Yenin siz alın ! “ der.

Çünkü İttifak devletlerinin bire yediye kadar yükselttikleri  karşı teşvik primleriyle başedememiştir.

Aynı saatlerde Göztepe kendi sahasında karşılaşacağı maçta renkdaşı Galatasaray karşına , rakibi gibi bembeyaz forma ve şortlarla  çıkar. Formaların değiştirilmesi işi son derece  ağırdan alınır ve  Adanaspor – Balıkesirspor maçıyla araya tam 10  dakikalık net bir zaman farkı  konur her ihtimale karşı.(!)

Adana’da,  ilk dakikalarda Reşit’in 35-40 m. mesafeden savurduğu şut , takımızı öne geçiririr ama tribünleri tamamen dolduran Adana seyircisi, 13. dakikada   6 gollük bir sağanağın başlangıcına şahit olur. 86. dakikada penaltı kazanacak kadar hırsla oynayan Adanaspor , başkanını Beşiktaş Yönetimine göndermeyi de, iddiasız Trabzonspor ‘dan Trabzonda aldığı 1-1 lik beraberlikle ligde kalmayı da bileğinin hakkıyla başarır.  (!)

Futbol Federasyonu da günün bir diğer başarılı ismidir. 73 yaşındaki bir büyük çınarın devrilerek 2.Türkiye Ligi’ne düşmesi son hafta ve iki puan farkla da olsa önlenir..

İkinci devrenin ilk maçında  Mithatpaşa Stadında metrelerce ofsayt pozisyonun gelişiminde,  Beşiktaşlı Bülent‘in vurduğu topun kaleye girişini önlemek isteyen defans oyuncumuz Bülent GÜRSOYTRAK ‘ın  (Trabzonsporlu Bülent) kendi kalesine attığı gol,  iki  puanlık farkın tek sebebidir. Balıkesir ‘deki ilk maçımızda da Beşiktaş’ın golünü aynı oyuncunun kaydetmesi bir başka tesadüftür.

Yan hakeminin  bayrağına uymayan bir başka Beşiktaşlı hakem Ertuğrul DİLEK te,  iddianameyi hazırlayan savcı olarak sonucu tesadüflere bırakmamak görevini yerine getirenlerden biridir.

Göztepe‘nin İzmir’de Galatasaray‘ı 2-0 yendiği son hafta maçının gollerinden birisi bizim Sabahattin‘ e aittir. 1978′de yine Balıkesirspor’a transfer olacak,  eski oyuncumuz İbrahim ve Yarkın da Göztepe‘nin kadrosunda yer alan diğer tanıdık isimlerdir.

Diğer yandan Trabzonspor ‘un şampiyonluk yolunda ihtiyaç duyduğu puanları aldığı deplâsmanların başında, Balıkesirspor ‘un  düşme hattındaki rakipleri olan Giresunspor ve Orduspor maçları vardır.

Her iki takım da sahalarında Trabzonspor‘a birer puan verirler kritik ikinci yarı maçlarında. Takip eden haftalarda Giresunspor ‘un hem Bursaspor’u hem de Galatasaray’ı deplâsmanda yenmesi,  komşu Bursaspor ‘un sahasında Orduspor’a da puan vermesi , bu iki takımın Trabzonspor’a sahalarında verdikleri puanın telâfisine mi yöneliktir, bilinmez.

25 Mayıs 1976 tarihinde Trabzonspor ‘un  Mithatpaşa Stadındaki Türkiye Kupası finalinde, yan hakeme yabancı madde atılması ve elektrik kesilmesi yüzünden iki kez kesintiye uğrayan maçta, ligde 13 gol atmış golcüsü Hüseyin TOK ‘un “ Garanti olsun diye sert vurdum. “ şeklinde açıkladığı penaltıyı dışarı atmasıyla,  penaltılarla 5-4 kaybettiği maç , rakibi Galatasaray’a “ Zorluk çıkarmamak” şeklinde yorumlanabilir mi, bu da bilinmemektedir.

Komplo Teorisi değerlendirmelerinin  ötesinde o günlerde Cumhuriyet’te yazan Hıncal ULUÇ ‘ un da bu konuyu, köşesinde detaylı olarak işlemesi, Kahpe Bizansta senaryo geleneğini de , sahneye konma usulünü değiştirmeyecektir elbette.

Figüranların pişmesi lâzımdır, bu da zaman alacaktır daha.

Bu yazıyla ilgili forumdaki tartışmaya katılın